Maç öncesi yazımızda Paraguay'ın kazanmak için İsviçre gibi savunma yapmaktan başka çaresinin olmadığını; ama sürpriz İsviçre mağlubiyeti nedeniyle İspanyolların bu sefer daha temkinli olacağını bu yüzden Paraguay'ın işinin çok zor olduğunu yazmıştık. Dediğimiz gibi Paraguay karşılaşmaya müthiş bir savunma anlayışıyla çıktı. Topun olduğu her yerde baskı kurdular, İspanyolların ilk defa bu kadar pas hatası yaptığını gördüm. Yine de topla oynama oranları %59'a %41'di, en fazla pas hatası yaptıkları maçta bile bu kadar yapabiliyorlar demek ki..
Del Bosque bu sefer Villa'yı sol kanattan biraz daha iç tarafa yerleştirmiş, Iniesta'yı da biraz daha sağ çizgiye kaydırmış olarak sürdü takımı sahaya. Böylece Ramos'un yükünü hafifletmiş, Torres'in yarattığı boşluklardan da Villa'yı daha etkili bölgede topla buluşturmayı düşünmüştü. Ama Paraguay öyle bir pres uyguluyordu ki İspanya takımı öldürücü pas trafiğini bir türlü yapamıyordu. Pique - Puyol ikilisinin olduğu bölgede bile rahat bırakmıyorlardı İspanyolları öyle ki Casillas ilk defa pas trafiğine bu kadar katılmak zorunda kaldı. Ancak bu oynatmama üzerine kurulu sistem savunma anlamında ne kadar işe yarasa da hücum anlamında çok baltaladı Güney Amerika temsilcisini, neredeyse hiç pozisyona giremediler ve ilk yarı pozisyon bakımından oldukça kısır sona erdi.
İkinci yarıda Paraguay bulduğu ilk kornerde Pique'nin Cardozo'yu indirmesiyle penaltı kazanma şansına nail oldu. Eğer golü atsalardı böylesine konsantre savunma anlayışına bir de moral ve kendine güven eklenecekti, İspanya'nın işi iyice zorlaşacaktı. Yarı finale çıkmaları işten bile değildi yani. Ancak sahneye o dakikaya kadar ellerini kullanmaya pek ihtiyaç duymayan Casillas çıktı ve resmen 'kurtardı' Cardozo'nun penaltısını, sektirmedi bile. İşte bu dakikadan sonra afalladı Paraguay takımı ve penaltının hemen ardından gelişen İspanya atağında bu kez gösterilen penaltı noktası karşı kalenin önündeki oldu. Xabi Alonso topu ağlara yolladı ama ceza sahasının ana baba günü olması dolayısıyla hakem atışı tekrar ettirdi ve Alonso bu kez kaçırdı. Kalecinin sektirdiği topun devamında gol olmasın diye can havliyle bir penaltı daha yaptı Villar aslında ama hakem bu sefer düdüğünü korner için çaldı. Carlos Batres, Alonso'nun ilk penaltısındaki gözlemini Cardozo'nun penaltısında da yapsaydı atış sırasında İspanyolların ceza sahasını işgal ettiğini görüp penaltıyı tekrar ettirmesi gerekirdi.
Zaten bu dakikadan sonra Paraguay'ın mental olarak daha geride kaldığını hissettik. Şans meleği Marchena kenarda oyuna girmeye hazırlanırken Inıesta&Pedro ikilisinin Barcelona'dan alışık olduğumuz organizasyonarından birini izledik ve Pedro'nun vuruşunda direkten dönen topu Villa ağlarla buluşturdu, İspanyollar rahat bir nefes aldı. Klasik geyik tabiriyle "Marchena'nın görünmesi bile yetti".
Kalan dakikalarda skoru değiştirmeye Paraguay'ın ne kalitesi ne de mental gücü yetmedi ve İspanyollar yarı finalde Almanya'nın rakibi oldu. Almanların ilk defa ciddi bir rakiple karşılaşacak olmasına ne kadar sevindiysem Larissa Riquelme'nin vediği sözü tutamayacak olmasına o kadar üzüldüm.. Bu arada arkadaş eğer İspanya'yı geçerlerse çıplak koşacağını taahhüt etmişti :)
2 yorum:
Paraguay'ın verilmeyen golünü de yazsaydın keşke kardeşim.Valdez ile attıkları gol tertemiz gol bence hakem yaktı Paraguay'ı.
Şu ilk resimdeki güzelliğin hatrına Paraguay geçseydi turu,striptiz yapacaktı bize yaw :D
evet verilmeyen golü de sen ekledin işte :)
Larissa'nın hatrına ufaktan Paraguay'ı tutuyordum ben de ama olmadı işte, bi dahaki sefer artık :)
Yorum Gönder