Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

10 Ağustos 2010 Salı

Ligue 1'de Favoriler Kötü Başladı!



Bu hafta başlayan Fransa Ligue 1'de entresan sonuçlar göze çarptı. Son şampiyon Marsilya, Lyon ve Bordeaux lige puan kayıplarıyla başladılar. Son zamanların suskun takımı PSG ise Mevlüt'ün de gol attığı karşılaşmada St Etienne'yi 3-1 mağlup etmeyi başardı.

Açılış golü Mevlüt'ten: PSG - St. Etienne: 3-1
Ligue 1'in açılış golünü St. Etienne karşısında Mevlüt 4. dakikada attı. Mevlüt gerçekten bizim için büyük şans, Hiddink umarım bu adamı boş geçmez. Hakan Şükür'den sonra o mevkide yaşanan handikapın üstesinden gelebilecek potansiyele sahip ve her geçen gün kendini geliştiriyor. Fizik olarak bir gram yağ yok neredeyse, uzun boyunu hayvani kuvvetiyle birleştirip rakip defansı bozduğu gibi, üstün hava hakimiyetiyle de kendine ve arkadaşlarına çok iyi pozisyonlar hazırlayabiliyor. Son vuruşlardaki becerisini de biraz daha geliştirdiği takdirde ne kadar şanslı bir milli takım olduğumuzu anlayacaksınız ki kendisi bu konuda da çok çalıştığını gösteriyor. Karşılaşmada diğer goller Payet (St. Etienne), Sessegnon ve Luis Nene'den geldi. PSG'nin ikinci golü olan Sessegnon'un golünü de izlemeniz lazım, kesinlikle haftanın golü budur. Bu sezon Paris temsilcisinde(bu klişe de burada şık durmadı sanki :) Sessegnon, Mevlüt ve Bodmer'e dikkat edin!



En büyük sürpriz son şampiyondan: Marsilya - Caen: 1-2
Sürprizelerle dolu haftanın en sürpriz sonucu bu maçtan çıktı. Geçen senenin şampiyonu Marsilya, Mamadou Niang'ın da oynadığı karşılaşmada Ligue 1'e bu sene yükselen Caen'e hem de kendi evinde mağlup oldu. Dünya kupasında yıldızı parlayan Andre Ayew'in de ik 11'de başladığı mücadelede 52.dakikada Seube'nin golüyle yenik duruma düşen mavi-beyazlılar 78'de Samassa'yla cevap verseler de 86'da Youssef El Arabi'nin golüne engel olamayarak lige kötü bir başlangıç yaptılar. Bakalım Caen takımı geçen sene Montpellier'in yaptığı sürprizi yapabilecek mi, yoksa bu karşılaşma hoş bir tesadüf olarak mı hafızalarda kalacak.. Marsilya'da bu sezon Ossasuna'dan transfer edilen sağ bek Azpilicueta'ya ve 1991 doğumlu Jordan Ayew'e dikkat edin. Umarım Deschamps, Jordan'a daha fazla şans vermeye başlar.


Lyon'dan gol sesi çıkmadı: O.Lyon - Monaco: 0-0
Lyon Lisandro Lopez'den yoksun çıktığı karşılaşmada Monaco ağlarını havalandıramadı bir türlü. İki takımın da pek pozisyona giremediği zevksiz bir maç oldu. Maçın başında Monaco, sonlara doğru da Lyon bastırdı biraz; ama seyirciye gol izletemediler. İyi topçu olan ama nedense benim pek sevemediğim Bafetimbi Gomis'in sahada bayılmasından başka dişe dokunur bir şey yoktu bu karşılaşmada. Diğer rakiplerin de puan kaybetmesiyle Monaco beraberliği Lyon için sorun olmaktan çıktı hatta değerli bile oldu diyebiliriz. Gomis'te de vazovagal senkop hastalığı varmış. Anksiyete, korku, ağrı, sıcak ortam, nemli ortam, uzun süre ayakta kalma gibi durumlarda vagus siniri işlevini kaybediyor ve damarlar daralıyor böylece bayılma(senkop) gerçekleşiyor, futbol oynamasına engel bir durum değil diye biliyorum.


Kabze'nin takımı Tigana'yı bir kez daha mağlup etti: Montpellier - Bordeaux: 1-0
Milli takımın başına geçen Blanc'tan koltuğu devralan Tigana'nın Bordeaux'u, geçen senenin sürpriz ekibi Montpellier'e mağlup olmaktan kurtulamadı. Hasan Kabze'nin ilk 11'de başlayıp yerini 88.dk'da Karim Ait Fana'ya bıraktığı mücadelenin tek golü 47.dk'da Bocaly'den geldi. Tigana'nın Bordeaux'a defansif bir futbol oynattığını gördüm, kadrosunda hala kaliteli hücumcular bulunduran bu takımın savunmayı öğrenmesi biraz zaman alabilir, umarım bu sürede çok sürpriz yaşamaz Tigana. Kabze'ye gelince hazırlık maçlarında ve UEFA Avrupa Ligi elemelerinde genelde ilk 11'de olmak üzere hep şans buldu. Umarım Montpellier kendisi için yeni bir başlangıç olur, Ligue 1'de Mevlüt'ten sonra bir sözü geçen golcümüz daha olur.

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails