Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

23 Kasım 2009 Pazartesi

Dört Büyüklerden Biri!


Trabzon'daki gelişmelerle ilgili yazacağım; ama nasıl başlayacağımı bulamadım.. Bir sene Trabzon'da yaşadığım için şehrin yapısı, takıma bakış açısı, takımdan beklentileri gibi konuları çok iyi biliyorum..

Trabzon'a ilk gittiğinizde çok şaşırırsınız. Eskişehir'de, Bursa'da da bulunmuşsunuzdur belki ama Trabzon halkının takımlarından beklentileri çok başkadır. Her sene şampiyonluk beklerler mesela. Ömürleri boyunca Trabzonspor şampiyonluğu görmemiş 20-21 yaşında gençler bile her sene şampiyonluk bekler ve buna inanır. Ligde 4 büyükler diye bir kavram varsa ve bunlardan biri Trabzonsporsa bu beklenti normal gelebilir belki ama bunu takıma hissettirmeleri başkadır..

Trabzon küçük yer. Futbolcuların, teknik heyetin, yöneticilerin takıldıkları yerler bellidir. Ben mesela defalarca uzun sokaktaki Nike'ta gördüm Yattara'yı. Gittiğim berberde Gökdeniz'le yanyana traş olmuşlğum vardır. Öyle öğrencilerin gidemeyeceği yerlerde takılmıyor yani futbolcular. Gayet halkla iç içeler.. Bu da inanılmaz derecede baskı oluşturuyor takım üzerinde. Nasıl mı? Anlatayım..

Abi Trabzon'da herkes futbol hakkında bilgi sahibidir. Ama "bence şöyle olabilir" şeklinde değil; "bir kere bu böyle" düzeyinde bilirler futbolu! Ve düşüncelerini söylemekten de diretmekten de çekinmezler. Yani Trabzon'lu futbolcu berbere gittiğinde berberin sahibi de kalfası da "abi nasıl yenemedik.."le başlayan cümleler kurabilir, bu tartışmaya o anda yan koltukta bulunan başka bir Trabzon'lu abi de kesinlikle katılır. Zaten bu memleketin insanlarının farklı düşündüğü zamanlar az olmuştur. Eğer Umut Bulut kötü futbolcu denmişse, 7'den 70'e herkes bunu böyle kabul eder ve savunur.

Şimdi kendini Umut Bulut'un yerine koy. Kahvede, sokakta her yerde herkes senin kötü olduğunu düşünüyor ve konuşuyor. Markete gidiyorsun kasiyer surat yapıyor, kasaba gidiyorsun laf sokuyor, berbere gidiyorsun adam ilk transfer olduğun dönemdeki gibi ilgilenmiyor senle.. Maçlarda tribünden inanılmaz ıslıklar, baskılar.. Bu kadar baskının olduğu ortamda beynini nasıl toplayacaksın, maçlara nasıl hazırlanacaksın?

Dikkat edin Trabzonspor'un başarılı olduğu dönemde futbolcularının çoğu Trabzonludur. Neden peki? Çünkü adam zaten Trabzon'lu ona da normal geliyor halkın bu tavrı, kafaya takmadan oynayabiliyor. Ama dışarıdan gelen biri bu kadar normal karşılayamıyor tüm şehrin kendisine cephe almasını.

Okulda her gün yüzyüze baktığım adamın stadda rakip takım tribünündeyim diye kafama bozuk para fırlatmasına hala anlam verememişimdir mesela..

Bu ülkenin vatandaşı olmama rağmen ben anlam veremiyorsam, elin Belçikalısı nasıl anlam versin buna? Trabzonspor'un başarılı olduğu dönemdeki teknik adamlar da Trabzonludur mesela..

Şimdi şapkayı önüne koyup düşünmesi lazım Trabzonspor yönetiminin. Bu takıma Trabzon'lu hoca şart. Takıma abilik yapacak futbolcuların da, kaptanın da Trabzon'lu olması lazım. Geçmişte bu böyleyken başarılar geldi. Şampiyonluklar böyle geldi. 90'ların ortasındaki başarılar da böyle geldi. Ogünlerle, Hamilerle geldi. Yabancılar bile Gürcistan'lıydı; Brezilya'lılarla, Avrupa'lılarla olmuyor demekki.. 2000'li yıllardaki lig ikincilikleri de Fatih'li, Gökdeniz'li kadronun işiydi. Tek istisna geçen seneki Ersun Yanal'ın takımıydı, o da Ersun hoca'nın teknik direktörlük başarısıdır zaten. Eğer Ersun Hoca kalsaydı bugün bu takım bu halde olmazdı, o da ayrı tartışma konusu ki yukarıda yazdıklarıma tamamen zıt ama açıklaması var, girmeyeyim şimdi o konuya..

Neyse ne diyorduk. Takımı Trabzonlu futbolculardan temizleyerek olmaz o iş. Çünkü Trabzonspor bir şehir takımıdır, böyle başarılı olmuştur. Türkiye takımı değildir, Türkiye çapında taraftarı yoktur çünkü. Taraftarı da Trabzonlu'dur. Sadri başkan ve ekibi eğer bunu kabul edip öyle hareket ederse başarılı olur, aksi halde bir sürü milyonlar boşu boşuna harcanır. Marcelinho'lar, Musampa'lar gelir gider. Kendi altyapındaki Barış Memiş'i kaybedersin, sonuçta sen kaybedersin, senin şehrin kaybeder..

Trabzonspor bir renktir, İstanbul kulüplerine başkaldırının sembolüdür; Anadolu takımlarının içinde en ufak bir şampiyonluk umudu varsa bu Trabzonspor'un sayesindedir. Ama Trabzon şehrinin Trabzonspor'u sayesindedir, yabancı futbolcuların Trabzonsporu'nun sayesinde değildir. İşte unutulmaması gereken nokta budur! Bu noktada Şenol Güneş ve Fatih Tekke'yle görüşülmesi doğru adımlardır..

Son olarak kadro dışı bırakılan oyuncular hakkında yapılacak açıklamayı merakla bekliyorum. Zira Fenerbahçe, Gökhan Ünal için pusuda bekliyor gibi..

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails